Desizyonizm'in teması dünya çapında milyonlarca kişinin dikkatini çeken bir temadır. Desizyonizm, toplum üzerindeki etkisinden popüler kültür üzerindeki etkisine kadar tarihte silinmez bir iz bıraktı. Bu makalede, kökeninden zaman içindeki evrimine kadar Desizyonizm'in en alakalı yönlerini derinlemesine inceleyeceğiz. Özel röportajlar, kapsamlı araştırmalar ve ayrıntılı analizler aracılığıyla Desizyonizm'in gerçek önemini ve modern dünya üzerindeki etkisini ortaya çıkaracağız.
Desizyonizm yani Kararcılık(bazen metinlerde tercüme edilmeden karşılaşılan Almanca Dezisionismus'tan türetilmiştir), ahlaki veya hukuki ilkelerin siyasi veya hukuki organlar tarafından alınan kararların ürünü olduğunu ifade eden politik, etik ve içtihatcı bir doktrindir. Kararcılığa göre, kararın geçerliliğini belirleyen, kararın içeriği değil, uygun bir makam tarafından veya doğru bir yöntem kullanılarak alınmış bir karar olmasıdır.
Hukuk teorisinde, kararcılığın Alman hukuk bilgini Carl Schmitt gibi önemli bir savunucusu bulunmaktaydı. Schmitt, yasanın geçerliliğini belirleyen şeyin yasanın gerçek hükümleri değil, uygun makam tarafından yasa haline getirilmiş olması olduğunu belirtmiştir. Hayatının ilerleyen dönemlerinde Schmitt, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'ne üye olduğunda, kararcılığı Nazi politikasını haklı çıkarmanın bir yolu olarak kullanarak "Der Führer yasayı yaptı, der Führer yasayı koruyor" dediği aktarılmıştır.